Milli Savunma Bakanlığı, Milli Savunma Üniversitesi (MSÜ) Askeri Öğrenci Aday Belirleme Sınavı’nın başvuru tarihinin 23 Şubat saat 23.59’da sona ereceğini bildirdi. Bakan Hulisi Akar, gençleri Milli Savunma Üniversitesi sınavına girmeye avet etti. Sınava girmek isteyen adayların ise başvurularını, “https://osym.gov.tr” adresinden yapabilecekleri belirtildi.
Konuya ilişkin Milli Savunma Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, “Millî Savunma Üniversitesi Askerî Öğrenci Aday Belirleme Sınav (2021-MSÜ) Başvuruları 23 Şubat 2021 tarihinde saat: 23.59'da sona erecek olup, henüz başvurusunu yapmamış adaylar https://osym.gov.tr resmî internet adresinden başvurularını yapabileceklerdir” denildi.
MSÜ SINAVI NE ZAMAN YAPILACAK?
MSÜ 2021 yılı sınavı 4 Nisan tarihinde merkezi olarak uygulanacak. Sınav ücreti 110 lira olarak belirlendi.https://hayatevesigar.saglik.gov.tr
MSÜ SINAVI BAŞVURUSU NASIL YAPILIR?
Adaylar, sınav için başvurularını elektronik ortamda ÖSYM Başvuru Merkezleri aracılığıyla veya bireysel olarak internet aracılığıyla (ÖSYM’nin https://ais.osym.gov.tr internet adresinden) yapabilecek.
Sınava başvuruda HES kodu bilgisi alınacağından adayların, sınava başvuru işlemi yapmadan veya başvuru için başvuru merkezlerine gitmeden önce HES kodunu edinmiş olmaları gerekmektedir. Adaylar, HES kodunun nasıl edinileceği bilgisine Sağlık Bakanlığının https://hayatevesigar.saglik.gov.tr internet adresinden ulaşabilecek.
Bu araa Millî Savunma Bakanı Hulusi Akar, beraberinde Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ümit Dündar, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hasan Küçükakyüz, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Adnan Özbal, Bakan Yardımcısı Alparslan Kavaklıoğlu ve MSÜ Rektörü Erhan Afyoncu ile birlikte, Millî Savunma Üniversitesi öğrenci sınavları başvurularının başlangıcı olması nedeniyle, Kara Harp Okulunda, Kara, Deniz ve Hava Harp Okulları, Sağlık Bilimleri Üniversitesi ve Astsubay Meslek Yüksek Okulları öğrencileri ile bir araya geldi, onlara hitap etti.
Bölgesel ve küresel düzeyde kritik bir süreçten geçtiğimizi söyleyen Bakan Akar, “Yakın coğrafyamızdaki gelişmeler nedeniyle güvenlik ortamı ciddi şekilde risk altındadır. Bu nedenle ülkemiz, çok boyutlu tehdit ve tehlikeler ile karşı karşıya bulunmaktadır. Türkiye Cumhuriyeti Devleti, bu tehdit ve tehlikelere karşı dostlarımızı sevindirecek, düşmanlarımızı da üzecek bir şekilde hedeflerine odaklanmış olarak mücadelesini sürdürmektedir.” dedi. Bu başarılı mücadelemizi sürdürebilmek için Etkin, Caydırıcı ve Saygın bir orduya sahip olmamız kaçınılmaz bir zorunluluktur. Etkin, Caydırıcı ve Saygın bir orduya sahip olmak aynı zamanda; vatanımızın, milletimizin ve gelecek nesillerimizin güvenliği ve huzuru için hayati önemi haizdir. Bir ordunun üstün silah teknolojisine sahip olmasından çok daha önemlisi, bu teknolojiyi kullanabilecek ve birliklere emir komuta edebilecek eğitimli ve çok yönlü personele sahip olmasıdır. Zira savaşları iyi komutanlar ve iyi askerler kazanır” ifadelerini kullandı.
Bakan Akar ayrıca, “Şanlı tarihimiz bunun örnekleriyle doludur. Sultan Alpaslan, Fatih Sultan Mehmet, Barbaros Hayrettin Paşa ve Atatürk gibi büyük komutanların ve onların iyi eğitimli, kahraman ve fedakâr askerlerinin destansı zaferleri, tarihimize altın harflerle yazılmıştır. Bu kahramanlık destanları; gece-gündüz, yaz-kış, dağ-bayır demeden büyük fedakârlıklarla icra edilen terörle mücadele harekâtında da yazılmaya devam etmektedir. Bu vesileyle kutsal vatan topraklarının bütünlüğü, asil milletimizin egemenlik ve bağımsızlığı uğruna mücadele eden tüm kahramanlarımızı saygı, minnet ve şükranla bir kez daha anıyorum” dedi. “Coğrafya ne kadar kaderse, Türkiye de bu coğrafyanın kaderidir. Bu gerçekten hareketle ve bölgemizde yaşanan gelişmeler göz önünde bulundurulduğunda ordumuza emir komuta edecek en iyi adayları seçmek ve seçilenleri en iyi şekilde yetiştirmek zorunda olduğumuz açıkça görülmekte” şeklinde konuşan Bakan Akar, Atatürk’ün “Bir Ordu’nun kudreti zabitan ve komuta heyetinin kıymeti ile ölçülür” sözünü hatırlatarak, “Malumunuz olduğu üzere, 15 Temmuz hain darbe girişimi sonrası, Türk Silahlı Kuvvetleri’ne personel yetiştiren eğitim-öğretim kurumları yeniden yapılandırılmış ve Millî Savunma Üniversitesi kurulmuştur. Böylece ön lisans, lisans, yüksek lisans ve doktora seviyesindeki eğitim ve öğretim kurumları, tek çatı altında toplanmıştır. Bu yapılanmadaki amacımız; Aklı ve bilimi rehber edinmiş, savaşçı bir ruha ve üstün fizik gücüne sahip, müşahede, muhakeme ve icra yeteneği gelişmiş, çağın gerektirdiği bilgi ve becerilerle donatılmış, ciddiyet, samimiyet, diyalog ve koordinasyon içinde çalışma alışkanlığı kazanmış nitelikli subay ve astsubayları yetiştirmek olduğunu ifade eden Bakan Akar, “Bizim için her bir subay, astsubay ve uzmanımız çok değerli. Bu nedenle personelimizin seçimi, eğitimi başta olmak üzere tüm faaliyetlerin icrasına büyük önem verilmektedir.” şeklinde konuştu. Bugün itibarıyla devam eden eğitimlere de değinen Bakan Akar; “Millî Savunma Üniversitesinde kendi öğrencilerimizin yanı sıra birçok ülkeden gelen misafir askerî öğrenciler ile birlikte eğitim-öğretim faaliyetlerine yoğun şekilde devam edilmektedir. Diğer taraftan subay-astsubay ihtiyacımızın en kısa sürede tamamlanması için temel askerlik ve anlayış kazandırma eğitimleri de icra edilmektedir. İçindeki hainlerden temizlendikçe güçlenen Silahlı Kuvvetlerimiz, aramıza katılan genç ve iyi yetişmiş nitelikli personelimiz ile daha da güçlenecektir. Özellikle ifade etmek isterim ki, Harp Okullarına ve Astsubay Meslek Yüksekokullarına müracaatlarda son yılların en yüksek sayılarına ulaşılmıştır. Geçen yıl askerî okullarımızın sınavına 300 binden fazla gencimiz müracaat etmiştir. Bu durum, asil milletimizin Ordu-Millet anlayışının ve Silahlı Kuvvetlerimize teveccühünün en önemli göstergesidir. Milletimizin göstermiş olduğu bu teveccüh ve güven bizleri son derece memnun etmiştir. Geçtiğimiz yıl Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Sınavı’nda yapılan değişiklik nedeniyle Harp Okulları ve Astsubay Meslek Yüksek Okullarının öğrenci alım faaliyetlerine yönelik bir düzenleme yapılmasına ihtiyaç duyulmuştur.” dedi.
Bu kapsamda, “Millî Savunma Üniversitesi Askerî Öğrenci Aday Belirleme Sınavı”nın 07 Nisan 2019 tarihinde, 81 il merkezinde yapılmasının planlandığını önemle vurgulayan Bakan Akar, “Aday Belirleme Sınavı’na başvuruların, 16 Ocak - 27 Şubat 2019 tarihleri arasında ÖSYM tarafından alınacağını, Ülkemizin hak ve menfaatlerini koruyan, uluslararası barış ve güvenliğin tesisinde önemli roller üstlenen Türk Silahlı Kuvvetlerinin bir mensubu ve 21’inci yüzyılın komutan ve liderleri olmak isteyen tüm gençlerimizi bu sınava girmeye çağırdığını” ifade ederek, “Gelin, sizler de dünyanın en güçlü ordularından biri olan, açık denizlerden engin semalara, vatan topraklarını çevreleyen sınırlardan uluslararası platformlara kadar her alanda görev üstlenen Türk Silahlı Kuvvetleri ailesi içerisinde yerinizi alın” şeklinde gençlere çağrıda bulundu.
Bakan Akar, "Bu dönemde başta FETÖ, PKK/KCK/PYD/YPG/SDG ve DEAŞ gibi terör örgütlerinin faaliyetlerini yakından takip ediyoruz. PKK neyse YPG de odur. Terör örgütlerini tamamen ortadan kaldırmak için yurt içi ve sınır ötesinde azim ve kararlılıkla mücadelemizi sürdürüyoruz." şeklinde konuştu.
Türk Silahlı Kuvvetlerinin ülkenin ve milletin birliği, bütünlüğü için dün olduğu gibi bugün de verilen görevleri en iyi şekilde yapma azim ve kararlılığında olduğunu dile getiren Bakan Akar, “Terörle mücadele harekâtı kapsamında 24 Temmuz 2015 tarihinden itibaren başlayan geniş çaplı operasyonlarda Mehmetçik, “girilemez!” denilen yerlere girmiş, “ulaşılamaz!” denilen yerlere ulaşmıştır. Çukur operasyonlarında, El-bab’da, Afrin’de teröristler kazdıkları çukurlara gömülmüş, sınırlarımızda oluşturulmak istenen terör koridoru planları bozulmuştur. Bu operasyonlar, 15 Temmuz’da FETÖ’nün hain darbe girişimine maruz kalınmasına rağmen personelimizin disiplini, kahramanlığı ve fedakârlığıyla başarılı bir şekilde icra edilmiştir. DEAŞ terör örgütüyle göğüs göğüse mücadele eden tek ordu olan silahlı kuvvetlerimiz, PKK/PYD/YPG/SDG gibi terör örgütlerini bitirmek için de mücadelesini kararlılıkla sürdürmektedir. Teröre karşı elde edilen bu başarılar, yerli ve millî imkânlarla üretilen harp araç ve gereçlerinin yanı sıra personelimizin üstün eğitim seviyesi, fedakârlık ve kahramanlığı sayesindedir. Büyük bir gururla ifade etmek isterim ki Zeytin Dalı Harekâtında yaralanan kahraman 67 silah arkadaşımız, büyük bir fedakârlık örneği sergileyerek harekât alanına tekrar dönmek istemiştir. Bu durum, millî ve manevi değerlere bağlı kahraman evlatlarımızın sahip olduğu yüksek seciyeyi, ruhunda taşıdığı kahramanlık ve fedakârlığı açıkça ve bir kez daha ortaya koymuştur. İşte bizim aradığımız da bu ruh yüceliğidir.” diye konuştu.